Kıyılar, Anayasa’nın 43. Maddesi uyarınca, herkesin eşit ve serbest kullanımına açık olan ve kamu yararına kullanılması zorunlu olan alanlardır. Bu Anayasal ilke çerçevesinde kıyıların kullanımında kamu yararı, gerek mülkiyet biçimi gerekse yapılanma ile ilgili kısıtlamalarla sağlanmaktadır. Daha farklı bir deyişle, kıyılar devletin hüküm ve tasarrufu altında olan, mülkiyete yani tapuda tescile konu olmayan bir konumdadır.
Doldurma ve kurutma işlemi, sadece kamu yararına gündeme gelebilen bir yapılanmadır. Bunun yanı sıra doldurma ve kurutma yapılabilmesi için bir gerekliliğin veya bir zorunluluğun ortaya çıkması koşulu aranır. Söz konusu kullanım için daha uygun bir seçenek bulunamamış olması gereklidir. Bazı durumlarda ise dolgu yapımı olanaksızdır. Örneğin, içme ve kullanma suyu kaynakları dolguya konu olamaz. Sulak alan olarak belirlenen ve mevzuatta veya uluslararası sözleşmelerle koruma altına alınan yerlerde doldurma ve kurutma yapılamaz.
Doldurma ve kurutma işlemi; deniz, akarsular, doğal ve yapay göllerde, sadece yukarıda sıralanan şartların sağlanması koşuluyla yapılabilir. Bu alanlarda; kıyılarda yapılacak her türlü düzenleme ve yapı imar planı yapımını gerektirir.
17 Nisan 1990 tarih ve 20495 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan 3621 sayılı Kıyı Kanunu ve 03 Ağustos 1990 tarih ve 20594 sayılı Resmi Gazetede yayınlanan “Kıyı Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmelik”te; hangi hallerde doldurma ve kurutma yoluyla arazi kazanılabileceği ve bu alanlardaki planlama ve yapılanma esaslarının neler olduğu ayrıntılı biçimde açıklanmıştır.
Bu kapsamda kıyı ve dolgu alanlarında yapılabilecek yapı türleri:
-Kıyının kamu yararına kullanımına ve kıyıyı korumak amacıyla yapılabilecek altyapı tesisleri veya bu amaçla yapı yapılabilmek için gerekli dolgu alanları ve üzerindeki tesisler: İskele, liman, barınak, yanaşma yeri, rıhtım, dalgakıran, kayıkhane, tuzla, dalyan, fener, köprü, menfez, istinat duvarı, tasfiye ve pompaj istasyonu gibi kullanım amaçlı dolgular bu kapsamda sayılmaktadır.
-Kanunun ve yönetmeliğin ilgili maddelerine göre dolgu alanlarında, kıyıda yapılabilecek yapılarla birlikte yol, meydan, açık otopark, park, yeşil alan, fuar, çocuk bahçesi, deniz, hava ve kara ulaşımına dönük tesisler de yapılabilmektedir.
-Faaliyetinin özelliği gereği kıyıdan başka yerde yapılması mümkün olmayan yapı ve tesisler: tersane, gemi söküm yeri, su ürünleri üretim ve yetiştirme tesisleri olarak saymak mümkündür.
Bununla birlikte kıyılarda uygulama imar planı yapılmadan, kıyının kamu yararına kullanımı amacıyla yapılabilecek yapılar bulunmaktadır. Bu yapılar; sabit olmayan duş, gölgelik, soyunma kabini, aralarında en az 150 metre ara olmak koşuluyla ve 6 m2’den daha büyük olmayan büfeler, kirletici etkisi olmayan fosseptik yapımını gerektirmeyen seyyar tuvaletler ve ahşap iskelelerdir.
Bakanlığımızca kıyı kenar çizgisinin deniz tarafında gerçekleştirilecek kıyı yapılarını içeren 1/1000 ölçekli uygulama imar planları ile kentsel kullanım amaçlı dolgu düzenlemelerine ait 1/1000 ölçekli uygulama imar planlarına ilişkin işlemler; 6 Temmuz 2011 tarih ve 27986 sayılı Resmi Gazete’de yayınlanarak yürürlüğe giren “Kıyı Yapı ve Tesislerinde Planlama ve Uygulama Sürecine İlişkin Tebliğ”e göre yürütülmektedir.
Bu kapsamda yapılmak istenen dolgu alanının ve buna ait imar planı teklifinin; 3621 sayılı Kıyı Kanunu, Kıyı Kanununun Uygulanmasına Dair Yönetmelik ve 06 Temmuz 2011 tarihli “Kıyı Yapı ve Tesislerinde Planlama ve Uygulama Sürecine İlişkin Tebliğ” hükümlerine uygun olarak düzenlenmesi gerekmektedir.