Yalova Valiliği
Yalova Valiliği
Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği İl Müdürlüğü
Yalova Valiliği
Yalova Valiliği

Geleneksel Anadolu Mimarisinde Ortak Alan ve Odaların Oluşumu

18 Temmuz 2017
Geleneksel Anadolu Mimarisinde Ortak Alan ve Odaların Oluşumu
Geleneksel Anadolu Mimarisinde Ortak Alan ve Odaların Oluşumu

 Gelişen inşaat teknolojileri ve dönüşen sosyal, kültürel yaşam, ekonomik öncelikler nedeniyle geleneksel bina tipolojileri bina üretiminde bir model olarak işlevsel ve kullanılabilir bir hale getirilememektedir. Öte yandan giderek önem kazanan sürdürülebilirlik, çevre duyarlılığı ve insan sağlığı gibi konular geleneksel yapıları öncelikli bir araştırma konusu yapmaktadır. Bu yapıların pek çok özelliğini bir model olarak kullanmak olanaklıdır.

Geleneksel Anadolu mimarisinin özelliklerini;
 
• Binaların usta-çırak ilişkisi içinde yetişen kişiler tarafından inşa edilmesi,
• Bina sahibinin inşa sırasında bizzat çalışması,
• Sofa merkezli olması,
• Coğrafya ve iklime bağlı olarak tercih edilen malzemelerin bölgenin dokusu ile bütünlük sağlaması,
• Bina sahibinin ve bölgenin ekonomik seviyesine göre şekillenişi,
• Bahçe içerisinde bulunması, doğa ile süreklilik kurması,
• Bölgeye özgü kültür ve inanç farklılıklarına göre şekillenişi,
• Ev sakinlerinin büyük aile özelliği göstermesi ve buna bağlı olarak yaşam alanları oluşturması,
• Komşu ve karşı binaya göre yeni yapılacak binanın ilişkilerinin şekillendirmesi,
• Kiler ve ambar gibi depolama ihtiyacı duyulan anlayışlar
şeklinde sıralayabiliriz.
 
Bu özelliklere, binaların eğimli arazi üzerine kurulması, ana binanın ve yardımcı binaların son derece fonksiyonel olması, sağlamlık ve estetiğin gözetilmesi, ahşap malzemenin yerinde, doğru kullanılmasından dolayı esnek olmaları eklenebilir.
 
Ateşi rüzgârdan koruyacak temel bir barınak olan otağ, geleneksel Türk Evinin işlevsel mekan kuruluşunun temelidir. Şekil 16’da görüldüğü gibi, otağların konumlandırılması ve merkez-çevre bağlamında değerlendirerek, iç mekân olan sofanın ve sofaya açılan odaların olması, ayrıca yazlık ve kışlık kat ya da odaların bulunması ve bunların evin durumuna göre ilk ya da üst katlarda olabilmesi, göçebe geleneğinin geleneksel mimari yapılardaki yansımaları olan bu özelliklerdir.
 
Bu kıyaslamada görüldüğü gibi, her iki düzende birbirine benzeyen yönler bulunmaktadır. Bina içindeki odaların sofayla ilişkileri, çadırdaki tek yaşama birimlerinin orta alan ilişkilerine eş olarak görülmektedir. Şekil 17’de görüldüğü gibi her oda çevresinde bir hizmet alanı gerektirmiştir. Bu iki öge, belirli bir çoğalma düzeni içinde gelişen Türk evinin kuruluş düzenini özgün çözümlere ulaştırmıştır. Bu düzenin en küçük birimi,
bir oda ve çevresindeki hizmet alanıdır.
Facebook’ta Paylaş Twitter’da Paylaş Google Plus’da Paylaş Yazdır